Faruk Serkan YILMAZ Faruk Serkan YILMAZ Beşinci Mevsim

Yol Tutması

Ben yazdığım bu son yazıyla ölümsüzlüğü yakaladım hadi! Fakat diğer Taraklılılar -yolun sonunda- toprak olup göçerken ne yapacaklar peki? Ölecekler gibi…
Yayın: Güncelleme:

Birden bire hatıralar sardı dört bir yanımı. Baktığım her yerde birazdan anlatacağım meselenin izi duruyordu. Ben bu konuyu düşünmek istemesem de; bana her şey aynı “yolu” hatırlatıyordu. Bu şarkı anlatacağım bu virajlı “yolun” fonuydu; fon müziğiydi. Müzik eşliğinde yolculuk da güzel olur ya hani...
Biz Başbakanla hayalimizde canlandırdığımız -gelecekte olması muhtemel- bir yol uğruna, yürümeye yeltenmiştik söz konusu yolda. Yani olmayan bir yolda. Umut dünyası işte! İnanmıştık ya da. Ne bileyim? Nasıl anlatsam? Her şey bir şarkıyla başlamıştı yani. Zira öyle şarkılar vardır ki; tam da sizi anlatır hani. “Bam” ve “Tel” meselesindeki gibi. Başbakan vurmuştu bamtelimizi…
Biz inandık, siz inanmayın sakın! İnandığınız -ölümsüzlüğü yakalayan- şarkı bile olsa! Nitekim bizim Başbakan çıktı seçim meydanlarına; dedi ki “Beraber yürüyeceğiz biz bu yollarda”! lakin seçim meydanlarında attığı nutuk  “duble yol projeleri”nden ibaret olsa da; bizim inanmamamız gerekiyordu bu “yol” yalanına...
Şarkıdan bahsederken “ölümsüzlüğü yakalamak” dedim de, aklıma geldi. Nitekim insan biyolojik anlamda “ölüm”ü yenemeyeceğini bildiği için sanata başvururmuş. Şayet siz de ölümsüzlüğü yakalamak istiyorsanız; hemen kalemi elinize alıp, Taraklı yolunu objektif bir şekilde kağıda dökün! Öyle ki; 1936 yılında bir köşe yazarının kaleme aldığı “Taraklı Yolu”yla ilgili köşe yazısı bugün hâlâ güncelliğini korumakta. Yani adam ölümsüzlüğü yakalamış yazdıklarıyla. İşte benim de amacım ortaya bir sanat eseri koymak aslında! Nitekim edindiğimiz bilgilere göre “Taraklı Yolu” 29 yıl sonra bitecekmiş, yani benim yazdığım bu yazı güncelliğini -29 yıl daha- yitirmeyecekmiş! Ki -daha önceki yola dair verilen demeçlerin bence bıraktığı intiba gereği- bu “29 yıl savı" da pek inandırıcı gelmediği için bana; yazdığım bu yazıyla şimdiden ölümsüzlüğü yakaladığımı düşünüyorum dünyada!
Taraklı Yolu bu! Nereye bağlarsan bağla...
1936 dedim! 1997,1998… 2007,2008… Diye tarihleriyle birlikte bir sıralayacak olsam -yol hakkında- çıkan gazete haberlerini; sizin de -bizim gibi- mideniz bulanır hani! Taraklı yolu bu; mideleri bulandırmayacak gibi değil ki. Söz konusu yolun hudutlarına girdiğiniz anda, başlar beyninizde bir döngü süreci; mideniz yediklerinizi tekrar geri çıkaracak gibi olur ya hani; ve belli bir süre sonra dayanamayıp kusarsınız içinizdekileri… “Yol  Tutmasıdır” bu iğrenç olayın ismi! İşte ben de buraya kadar dayanabildim; halbuki şimdiye kadar “beni -yol- tutmaz” diye böbürlenirdim! Ancak “Taraklı Yolu”nun ve “Taraklı Yolu Meselesi”nin keskin virajlarına bu kadar dayanabildi midem. Kabullenemedim yani; midem kabullenmedi aslında bu haksızlığı. İşte ben de bu yüzden kusuyorum şuan yazdıklarımı…  Ve kusacağım bundan sonra -da- yazacaklarımı…
Kusmaya başladım ya bir kere; “Bilecik Meselesini” de kusacağım sizlere! Öyle ki “yiğidi öldür hakkını yeme” derler!  Bu konuda bize “yol verenler!” ve “yol gösterenler!” de yok değildi hani. Lakin o malum “Milletvekilimiz” ve “Taraklılılar” arasında geçen -yola dair- bir söyleşide; “isterseniz Bilecik’e bağlanın” diyerek yol sorununu çözmeye yönelik projelerle karşımıza çıkan siyasileri de görmedik değil yani! Malum siyasetçimiz bu projesiyle hem bize yol veriyordu, hem de yolumuzu Bilecik’e bağlayıveriyordu! Fakat bizim Sakarya’nın asli unsuru olduğumuzu galiba bilmiyordu…
Bütün bu yazdıklarım “Beraber yürüdük biz bu yollarda” şarkısını dinlerken aklıma geldi. Bu şarkı ki; -o zamanlar- Başbakanla özdeşleşmişti. Nitekim biz Başbakanla söz konusu yolda beraber yürümeyi o kadar çok istedik ki; bu yolda “O”na yoldaş bile olurduk belki! “O” bizimle yoldaş olmak istemiyor belli ki...
Ve bu şarkıdan sonra şöyle bir “Yol hakkında” yazılan diğer şarkıları düşünürken, birden “Toprak olur taş olurum/Yolunda yoldaş olurum...” dizeleri geldi aklıma. Gerçekten de Başbakan yapsaydı yolumuzu, hem “Toprak olur taş olurduk” hem de Başbakanın “Yolunda yoldaş olurduk”! Fakat Başbakanın yapmadığı bir yolda biz “O”na nasıl yoldaş olabilirdik? Buna karşılık şarkının birinci mısrası -yine de- bize uyuyor. Lakin bizim 11 km.lik “Taraklı Yolu” bitene kadar, biz çoktan toprak olup gideceğiz gibi!.. Ben yazdığım bu son yazıyla ölümsüzlüğü yakaladım hadi!. Fakat diğer Taraklılılar -yolun sonunda-
toprak olup göçerken ne yapacaklar peki? Ölecekler gibi…
Hoşçakalın “Beşinci Mevsim” sakinleri…

#

Yorumunuzu Ekleyin

Adı-Soyad
E-Posta
Yorum
İşlemin Sonucu
  • Yorumlar T.C. Yasalarına aykırı olamaz.
  • Hakaret içeren yorumlar, yayınlanmasa bile yasal mercilere iletilebilir
  • KVKK Kapsamında, bilgileriniz, yasal merciler hariç kimseyle paylaşılmaz.
  • Formda doldurduğunuz bilgiler ve IP adresiniz sisteme kaydedilir.
  • Yorumunuz onaylanıp yayınlandığında, sadece yorum, isim ve yorum tarih saati gösterilir.
Yorum Ekle

Yorumlar

Mehdi Yurtsever
15.05.2008 / 00:56:23
Yol özlemiyle yanıp tutuşan Taraklı'mızın yol özlemi bitsin artık.Sakarya'nın Osmanlı'ya açılan tarihi şehrine 21. yüzyılda bu manzara yakışmıyor.6 milletvekilimizden tek isteğimiz bu yolun bir an evvel bitirilmesidir tek isteğimiz.Yazarımız manzarayı hiciv yolu ile çok güzel anlatmış.Gerçekten bu yolda yolculuk insana azap veriyor.Aslında kilometre olrak pekte uzun olmayan bu yolun yolculuğu insanı bir hayli yoruyor ve tutmaktan beter ediyor.Yetkililerin ve de özellikle bürökratların bu yolu bir kerecik otobüsle gelmelerini istirham ediyorum.Taraklı halkının sıkıntılarını bu sayede idrak etme fırsatı bulabileceklerdir.5. mevsim editörümüzün Allah kalemine güç, kendisine sabır ihsan eylesin.
Kadir DEMİR
15.05.2008 / 11:46:08
Sadece yol mu be abicim.Hangi hizmetten adam gibi istifade etmişiz ki bu güne kadar.Üvey evlat muamelesi gördüğümüz bi gerçek.Ne kadar feryat figan da etsek sesimizi duyan yok.Duyanlar da kulak şapırdatıp Bileciği gösteriveriyorlar. Dımdızlak kendi başımıza kalıveriyoruz ortada.Ötelerden beri Taraklımızın kaderi olsa gerek bu mide bulantısı. Ne diyelim tez zamanda geçer inşeallah...
taraklı'nının kaderi
16.05.2008 / 01:13:58
kalemine kuvvet kardeş.belki senin bu kuvvetinden bir nebzede olsa ilham alırlarda şu kördüğümü(yolu)çözerler....mi acaba.ama dediğin gibi şu anda ki nesiller yolu kesin görmez.sen yazmaya devam et.taraklılı iktidarı desteklesin..ki belki olur.bende senin gibi karamsarım...o l m a z.sen bir harikasın.
Nilüfer Hedef Arsever
25.05.2008 / 13:58:43
Yine de Allahtan ümidi kesmeyelim,...
ismail koç
25.05.2008 / 23:29:35
sevgili kardeşim inan varya aynı kanıdayım yahu bu taraklının makus talihi değişmeli bazı yerlerden misaifrlerim getirmek istiyorum taraklıyı tanıtma amacı ile inan sırf yol davasına getiremiyorum
ismail koç
26.05.2008 / 00:09:40
dostum güneşe bak toprağa bak suya bak buluta bak fakat arkana bakma kimin geldiği önemli değil kimin gelmediğide unutma yolcu değişir yol değişir ama asla menzil değişmez :)))) buda anlayana

YAZARIN SON YAZILARI

Söz Tutması

Söz Tutması

"Önce söz vardı."
Sebebi Sükut

Sebebi Sükut

...
İçimde Kar Telâşı

İçimde Kar Telâşı

...
Hayat Bayram Ola...

Hayat Bayram Ola...

Zaman Bayramı: Kurban Bayramı
Göklem

Göklem

...
İstanbul ve Ben

İstanbul ve Ben

İstanbul günahta benimle boy ölçüşemez!

GENEL BİLGİLER

Taraklı

Taraklı

Taraklı Nerede, Taraklı'nın tarihi ve coğrafi özellikleri
Taraklı Otobüs Saatleri

Taraklı Otobüs Saatleri

Ağustos 2023 Güncel Taraklı - Sakarya Otobüs Kalkış Saatleri, Taraklı Otobüs Saatler 2021, Taraklı Otobüs Tarifesi, Taraklı Sakarya ilk otobüs ne zaman? Taraklı - Sakarya Son Otobüs Ne zaman? Sakarya Taraklı İlk Otobüs Ne Zaman, Sakarya Taraklı Otobüs Saatleri, Taraklı Koop Otobüs Saatleri
Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'ya geldiğinizde gezilecek yerler neresidir? Taraklı'nın en popüler gezilecek yerleri yazımızda.
Taraklı Termal Turizmi

Taraklı Termal Turizmi

Taraklı'da termal turizmi, Türkiye'deki belli başlı noktalardan biri haline gelmiştir.