Faruk Serkan YILMAZ Faruk Serkan YILMAZ Beşinci Mevsim

Müstakil Bir Adrese...

Düşüncelerimizin izdivacından doğan fikirlerimizle çoğalacak idelerimiz...
Yayın: Güncelleme:

Kısa kesecek kadar benim de vaktim yok galiba!.. Zaten ezelden beri yer durur kendi kedini vakit; hiç sönmez yani zamanın kendisine çaktığı kibrit…

 

Beklemek ibadettir ki… Ben hep huşu içinde bekleyebilirim “Mavi” göklere kavuşacağım günleri… Ha bir de sevmek, hep aynı standarttadır yaratıldığı günden beri; değişmez ki onun kalitesi. Sahi nasıl oluyor sevmenin “adice” si?..

 

Size göre “Dümdüz”sünüz güya!.. Fakat sizi düz ve ince bir çizgi olarak düşünsem de, sizi yine mavinin başlangıcı ve sınırsızlığı olarak görüyorum. Lakin düşüncelerimi sizde başlatıp kanat kanat yükselmeye başladıkça, gökyüzünde buluyorum kendimi. Ve duygu okyanusumun derinliklerine kulaç kulaç inerken, yine mavi oluyor yolculuğumun -keşfedilmemiş- akıbeti…

 

Hem sonra yanlış anlamayın; benim sizi komik karşılaştırmalarla; cinslerle bağlantılandırmak gibi bir ereğim de yok! Sadece yakıştıramam size cibilliyetsizliği… Sahi gerçekten de gönderecek misiniz “iç”inizin fotoğrafını? Merak ediyorum derinliklerinizden geçen -hakkımdaki- sanılarınızı…

 

Benim de işi-gücü bırakıp “kendimi aramak” gibi bir meşguliyetim oldu zamanında. Yine -zamanla- vazgeçtim ama. Şimdi sadece yanıyorum boşa geçen zamana. Boşunaymış kendimi arayışlarım. Lakin kendimi sizde buldum ki ben. Ve umuttur yüreğimde biriken. Ve ilk kez hicapla soruyorum: “neyi ifade ediyor berken?”. Hem (belki) de tuzlu sularınız oluyorken. Ve yine ilk kez biliyorum; çok erken!..

 

Üçgen, dörtgen, dikdörtgen…

 

“Fark etmiyor benim için geometrik şekiller” derken;

bedenimin taşıdığı ruhumun hangi şekilde olduğu takılıyor aklıma! Her şeyden öte, ruhum bedenim kadar çirkin mi acaba? Siz ölü taklidi yaptınız ama, bu halinizle haşri yaşattınız duygularıma. Dahası mı? düşüncelerime de verdiniz -yeniden- yaşam hakkını…

 

“Alıngan” mıyım, yoksa “algı” gücü yüksek bir deha mı? Nitekim “Al” kökü de bırakamamış cami avlularına çocuklarını. “Alınganlık” ve “algı”! Nasıl da birbirlerini çağrıştırıyorlar değil mi? Peki ben şimdi -iki kardeşin- hangisinde bulacağım kimliğimi?  Nasıl sonlandıracağım bu ikilemi?

 

(Çok güzel deli taklidi yapıyorum sanırım!)

 

Ve ben hem “o” hem bu” iken, nasıl sadece “başkası” “ol”acağım?

 

Ya Rabbel Alemin! Bu düşünce tufanında boğulacağım…

 

“Peygamber” dedim işte! “Nuh” beynimin neresinde?

 

Ve…

 

Bitirmek istemesem de…

 

Ben mesela o geceden beri, doğarken görme(miş)dim güneşi! Ama şimdi?..

 

“Bitiremiycem gibi!”

 

Çocukluğumun, denizi-gökyüzünü keşfeden gözleri; nasıl da sevmişlerdi maviyi…

 

Büyüdüğümden midir, bilmem! Hani büyüdükçe insanın gözlerine perde iner de; göremez ya insan -en çok- olan şeyleri… Aslında gereken sadece birilerinin hissettirmesiydi. Neyi mi? Maviyi tabii ki…

 

Bana, çocukluğumu hatırlattığınız ve yaşattığınız için teşekkür ederim. Ve ben -şu an- çocuğum, ama -çok- değilim! Herkes hatırlar ama yaşayamaz çocukluğunu! Kendi kirliliğimi bile sergileyecek kadar saflaştırarak çocuklaştırdınız beni. Ve yeniden gösterdiniz bana bütün mavilikleri…

 

Biliyor musunuz?

 

Ben Mevlana’yı çok seviyorum; çünkü biliyorum, günaha giriyorum…

 

Bu en masum günahım fakat!

 

Ve Eyüp’ün sabrının -tarafınızca- küfre dönüşmesini istemiyorum…

 

Ve Hasan’la Hüseyin gibi tekrar tekrar öldürülse de duygularım; hislerimin -yine de- haşrolulacağını biliyorum…

 

Etleşmediğimim için İsa benden intikamını almayacak! Biliyorum…

 

Ya da sadece -sanırım- “biliyormuş” taklidi yapıyorum…

 

Kendimi anlatmaya yetemiyorum!!!

 

Bu sebepten nekahet beklemiyorum.

 

Ve diyorum ki:

 

Düşüncelerimizin izdivacından doğan fikirlerimizle çoğalacak idelerimiz.

 

Okuyarak ve okutarak yani…

 

Yalandan da ziyade, pişkinlik mayalamış “adice sevme” yi!

 

EKLEDİM derdime bu Mavi derdi.

 

Affedin beni!

 

Affedin “Beşinci Mevsim”i…

 

#

Yorumunuzu Ekleyin

Adı-Soyad
E-Posta
Yorum
İşlemin Sonucu
  • Yorumlar T.C. Yasalarına aykırı olamaz.
  • Hakaret içeren yorumlar, yayınlanmasa bile yasal mercilere iletilebilir
  • KVKK Kapsamında, bilgileriniz, yasal merciler hariç kimseyle paylaşılmaz.
  • Formda doldurduğunuz bilgiler ve IP adresiniz sisteme kaydedilir.
  • Yorumunuz onaylanıp yayınlandığında, sadece yorum, isim ve yorum tarih saati gösterilir.
Yorum Ekle

Yorumlar

Ufuk ŞEN
4.07.2008 / 12:45:50
"hani yağmurdan sonra gökkuşağı olurdu gökyüzünde hani yedi rengi birarada görebilirdik sarıyı tutup beyazı sana verebilirdim ya da maviyi paylaşırdık herkesten habersiz" Sevgili serkan bunu mu anlatmak istedin
saime
4.07.2008 / 23:33:29
HANİ bir ses,bir nefes bekliyorum ne ses,ne nefes gelmiyor ya senden dökülüyor yüreğimin yaprakları ama,sana SONBAHAR'sın da diyemem hani, geliyorsun ya habersiz,aniden açıyor ruhumun çiçekleri gökkuşağı geçiyor üzerimden ama sana İLKBAHAR'sın da diyemem hani, aşkın alevi sarıyor ya yanıyor yüreğim titriyor bedenim,nöbetlerdeyken ama, sana YAZ'sın da diyemem sen benim bilmediğim görmediğim tatmadığım hiç yaşamadığım beşinci MEVSİM'sin ve Çaren yok. Bir gün mutlaka geleceksin. Unutma, bütün yolların sevgiye çıkıyorsa, iyi bir insan olmaya çalışıyorsan, nereye gidersen git umudun seninle geliyorsa sen her mevsim beşinci mevsimdesindir. SELAMLAR serakan kalemine yüreğine sağolık
özcan k.çınar
7.07.2008 / 02:50:41
slm serkan bugün konuştuk seninle aslında sen bana izah etmeğe çalıştın sana sordum ben bişey anladım yazıdan diye sen bana adrese abi dedin ama bana göre yanlış yanlış nerde biliyormusun kişisel yazıların bana göre böyle toluma mal olmuş sitelerde yazılması değilmi yorum atanlar anladılardamı yorum yazdılar merak ettim ben bu edebitaıma rağmen anlamadım bana göre bu hesaplaşmalar ferdi olamlı toluma mal olmuş bu kanallarda değil isresen bana kırıl ama bu öz eleştiri sen öptüm by
Mavi Çınar
7.07.2008 / 04:39:12
Tarık Buğra yazmak konusunda şunları söyler (Düşman Kazanmak Sanatı, Ötüken Neşriyat): “Dükkân kapısı hak kapısıdır; dükkânınızı günün belirli saatinde açınız. ‘İlham perisi’ mi; o âşüfteye yüz vermeyiniz!...” der ve çekilirim: )
Ufuk ŞEN
8.07.2008 / 11:47:20
Sevgili Özcan abi sana katılmamak mümkün değil ama ne varki Serkan gerçekten güzel şeyler üretiyor. Sanırım çok dugusal bir anına denk geldi. Hatta farkediyorsan son cümlesinde, sanki bir eleştiri geleceğinin o da farkındaymış gibi "AFFEDİN" demiş
nagihan
8.07.2008 / 11:50:24
Merhaba Faruk Serkan; Merak ettiğim tek bir şey var. Ben okurken her cümlede ayrı anlam buldum fakat hepsi farklı yollardan yıne sonuca birleşmiş bunlar bir anlık yazılmış. uzun olmasına rağman bir kerede düşmüş kaleme. Merakım bütün bu duygu yoğunluğu arasında hızlıca düşünceler aklından geçerken nasıl fırsat bulupta yazdın yani bir cümleyi yazana kadar öteki cümle nasıl olduda birkaç saniyelik zamana rağmen koparmadı seni. Kesinlikle bir makina icat edilmeli ki senin düşüncelerini sismograf gibi işlesin kağıda :) sana zaman kaybettirmesin. İlham kaynAğın her neyse onu tebrik ediyorum. Başarıların daim olsun... Bursa'dan sevgilerle...
faruk serkan
8.07.2008 / 23:49:30
Çizdiğin garafikte yükseklerde yer aldığımı görünce sevinmedim değil aslında. Fakat sen de yazımdan etkilenmiş olacakasın ki beni gökteki maviliğe kavuşturma hedefi gütmüşsün adeta. Bak ben bunu denedim, beceremedim. Maviye ulaşmak adına yükseldikçe göklere, mavi kaçtı benden! Onun bir renk yansıması -yanılsaması- olarak başımın üstlerinde yer almasını çok sonraları idrak ettim. Ancak çizeceğin grafiklerde alçaklarda da yer almak istemem. Onu da denedim. Bu kez de duygu okyanusumdaki maviye ulaşma istediğim -derinliklerde- boğulmaya dönüştü. Mavi zaten bir düştü, suya düştü...
Ufuk ŞEN
14.07.2008 / 00:03:07
serkanın böyle güzel bir yazı yazmasına bir önceki yazılarına yapılan yorumlarından bizler vesile olduysak ne mutlu. Tabi her zaman yorum yaparken bal vermek te olmaz. birazda bal yapan arılar göndermek lazım

YAZARIN SON YAZILARI

Söz Tutması

Söz Tutması

"Önce söz vardı."
Sebebi Sükut

Sebebi Sükut

...
İçimde Kar Telâşı

İçimde Kar Telâşı

...
Hayat Bayram Ola...

Hayat Bayram Ola...

Zaman Bayramı: Kurban Bayramı
Göklem

Göklem

...
İstanbul ve Ben

İstanbul ve Ben

İstanbul günahta benimle boy ölçüşemez!

GENEL BİLGİLER

Taraklı

Taraklı

Taraklı Nerede, Taraklı'nın tarihi ve coğrafi özellikleri
Taraklı Otobüs Saatleri

Taraklı Otobüs Saatleri

Ağustos 2023 Güncel Taraklı - Sakarya Otobüs Kalkış Saatleri, Taraklı Otobüs Saatler 2021, Taraklı Otobüs Tarifesi, Taraklı Sakarya ilk otobüs ne zaman? Taraklı - Sakarya Son Otobüs Ne zaman? Sakarya Taraklı İlk Otobüs Ne Zaman, Sakarya Taraklı Otobüs Saatleri, Taraklı Koop Otobüs Saatleri
Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'ya geldiğinizde gezilecek yerler neresidir? Taraklı'nın en popüler gezilecek yerleri yazımızda.
Taraklı Termal Turizmi

Taraklı Termal Turizmi

Taraklı'da termal turizmi, Türkiye'deki belli başlı noktalardan biri haline gelmiştir.