Enes ÇINAR Enes ÇINAR Aklımdan Fikrimden

Yıkılanlar Ve Yıkılmayanlar

Yayın: Güncelleme:

Yıkılanlar ve Yıkılmayanlar

Önce büyük bir gürültüyle patlayan bombanın yanında hiç kalacağı bir ses ardından sallantı. Hem de ne sallantı, gökyüzünün dehşet veren alaca rengi. Tıpkı hayalet filmlerindeki o puslu, duman ve alaca yeşil. Yerkürenin inleyişi. Evdeki eşyaların şakırtıları ve sanki uçacakmış gibi sallanan duvardaki çerçeveler, atılan çığlıklar ve... Korku. Evet, herkes korkmuştu, ev çatırdıyordu. Tek katlı evimizin penceresinden atlamayı düşündüm önce. Ama sarsıntı hafiflemişti. Neredeyse durmak üzereydi ki, alttan bir vurma darbesiyle sarsıntı yeniden güçlendi. Hemen kardeşimle birlikte kaçmaya başladım. Salondaki şarjlı florasan lambanın ışığıyla yolu bulmak zor değildi. Bir kaç saniyeyi hatırlamıyorum. Kendimi sokağın ortasında elimde küçük ayakkabılarla buldum. Komşular sokaklarda, çocuklar ağlaşıyor ve sokak lâmbalarının ışığında bir toz bulutunun gezdiği görülüyordu.

Elektrikler kesilmişti, haber alamıyorduk. Otomobilin radyosuyla kanalları ararken, yani depremden 5dk. kadar sonra, bir artçı sarsıntı daha gerçekleşti. Cep telefonları çalışmıyordu. Normal şebeke telefonunu kullanmak için eve girdim, bir kaç yere telefon ettim, daha doğrusu edemedim. Hatların yoğunluğu sebebiyle erişim çok güç gerçekleşiyordu. Bir an evin tabanının ayaklarımın altından ayrıldığını hissettim, bir anda kendimi dışarıda buldum. 45 saniyelik depremden korkmadığım kadar korktum. Büyük depremde soğuk kanlı davranmama rağmen, o an hatırladıkça deprem anında korkmadığım kadar korkuyorum.

Radyoda, depremin Kocaeli - Gölcük merkezli ve 6.4 Şiddetinde olduğunu öğrendim. Ancak, merak ettiğim bir şey vardı; bulunduğum yerin Adapazarı2nın 70 km. uzağında olmasına rağmen bu sarsıntının kilometrelerce öteye öylesine şiddetli olarak geldiği. Depremin şiddetinin daha sonra 7.4 diye açıklanması ve şiddetin daha fazla olduğu yolundaki tartışmalar her şeye cevap veriyordu.

Deprem gündüz ve kış aylarında olmadığı için kendimizi şanslı saymanız gerekir. Gece sabahın 3'ünde olan deprem sonucu, binlerle kişi hayatını kaybetti, bir o kadarı açıkta kaldı ve yüzlercesi aklını kaybetti. Yine sizi istemeye istemeye, aynı depremin gündüz odcuğunu hayal etmeye ve düşünmeye davet ediyorum. Koskoca binaların yıkılışı, kaçışmalar ve çığlıklar... Sizi yine düşünüldüğünde bile aklı kaybetmek mümkün olan bu olayın sonuçlarını düşünmeye davet ediyorum.

Bu kadar ağır bir kayıp verilmesinin suçu kimde? İstemeye istemeye sizleri bir kere daha düşünmeye davet etmek istiyorum. Sondaj çalışmalarının yapıldığı sırada 12 m.lik bir borunun aşağı kayıp gittiği bir yerde izin verilen binaların kat sayısının üzerine bizim de kat eklememiz mi, yoksa buna göz yuman yetkililerde mi? Çürük bina yapanlarda mı, bunları alanlarda mı? Bu depremlerde açık açık 1967 Adapazarı depreminden akıllanmadığımız anlaşılmıyor mu?

Yine size soruyorum, karnı aç olanı doyurmak mı, yoksa gözü aç olanı mı doyurmak daha kolaydı? Karnı aç olana bir parça ekmek verirseniz doyar. Ancak gözü aç olana dünyayı verseniz doymaz. İşte asıl rezalet bundan sonra başlıyor ya! Para almak için sağlam evinin önüne bir baraka kurup, altı yüz milyon alanlar, gelen yardımlardan haddinden fazla bir şekilde yararlanıp, 18 ton yağ alan yüzsüzler ve niceleri. Bunun yanında, gerçekten ihtiyacı olup bir kuru ekmek bulamayanlar, tatile gitmek için çadır alanların yanında açıkta kalanlar. Tabii çadırlara fazla sözümüz yok. Özellikle Kızılay'ınkilere(!). Kızılderililerin çadırını andıran bu çadırlar, her ne kadar yağmurda bütün suyu toplasalar da, tatile gitmek için alanların yerine, açıkta kalanlar alsalar daha iyi olmaz mıydı?

Bu depremle birlikte gerçekte yıkılanlar binalar değil, bu aç gözlü insanlardı aslında. Yıkılmayanlar ise, yer altından gelen mesajı doğru bir biçimde anlayan ve paylaşımın tadını bir kez daha yaşayanlardı.

• Enes Çınar, Değirmen Dergisi, Yıl 2, Sayı 2, Haziran 2000; Sayfa: 4

#

Yorumunuzu Ekleyin

Adı-Soyad
E-Posta
Yorum
İşlemin Sonucu
  • Yorumlar T.C. Yasalarına aykırı olamaz.
  • Hakaret içeren yorumlar, yayınlanmasa bile yasal mercilere iletilebilir
  • KVKK Kapsamında, bilgileriniz, yasal merciler hariç kimseyle paylaşılmaz.
  • Formda doldurduğunuz bilgiler ve IP adresiniz sisteme kaydedilir.
  • Yorumunuz onaylanıp yayınlandığında, sadece yorum, isim ve yorum tarih saati gösterilir.
Yorum Ekle

Yorumlar

Nilüfer Hedef Arsever
18.08.2008 / 10:29:32
Depremde ölen tüm insanlara Allah tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır dilerim.

YAZARIN SON YAZILARI

İki Kıta

İki Kıta

Enes Çınar'ın Şiiri
Başı Bozuk Bekleyiş

Başı Bozuk Bekleyiş

Bir barbar bir barbara bakışlarıyla bozgunculuk başlatmakta.
Kusura Bakayın Ama, Logo Meselesi

Kusura Bakayın Ama, Logo Meselesi

Bu bir Taraklı Kaymakamlığı Yeni Logosu Eleştiri Yazısıdır. Övgü/Sövgü yazısı değil.
100 yıl + 1

100 yıl + 1

Çok uzun bir yazı... Ama dinlene dinlene okumanızı tavsiye ederim.
Bir Taraklı Sevdalısı Ali Vahit Tüzün

Bir Taraklı Sevdalısı Ali Vahit Tüzün

Ali Vahit Tüzün anısına...
İlim fen çok ilerlerdi

İlim fen çok ilerlerdi

Bir asırlık bir ömürden bir kaç şey. Dedem Koca Hafız Mehmet Akbulut hakkında. 3 Padişah, 4 Halife ve 9 Cumhurbaşkanı Görmüş.

GENEL BİLGİLER

Taraklı

Taraklı

Taraklı Nerede, Taraklı'nın tarihi ve coğrafi özellikleri
Taraklı Otobüs Saatleri

Taraklı Otobüs Saatleri

Ağustos 2023 Güncel Taraklı - Sakarya Otobüs Kalkış Saatleri, Taraklı Otobüs Saatler 2021, Taraklı Otobüs Tarifesi, Taraklı Sakarya ilk otobüs ne zaman? Taraklı - Sakarya Son Otobüs Ne zaman? Sakarya Taraklı İlk Otobüs Ne Zaman, Sakarya Taraklı Otobüs Saatleri, Taraklı Koop Otobüs Saatleri
Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'ya geldiğinizde gezilecek yerler neresidir? Taraklı'nın en popüler gezilecek yerleri yazımızda.
Taraklı Termal Turizmi

Taraklı Termal Turizmi

Taraklı'da termal turizmi, Türkiye'deki belli başlı noktalardan biri haline gelmiştir.