Enes ÇINAR Enes ÇINAR Aklımdan Fikrimden

Aşkın Ardından Kalem Parçları

'Sen ellerin olun, ben o köylü çocuğun hikayesini yazdım. Sen gittin, ben olduğum yerde saydım, aynı yerleri karaladım, kalemimi kıramadım. Ne senin ne de şiirlerimin yadigârı kalemimin yenisini bulamadım'
Yayın: Güncelleme:

Havalar henüz yavaş yavaş ısınmaya başlmıştı, ancak geceleri halen serin oluyordu, hafiften esen rüzgâr biraz titretiyordu çenemi. Hiç sevmediğim sıcakları, sımsıkı tutunduğum iple çekiyordum.

Havalar henüz yavaş yavaş ısınmaya başlamıştı. Gündüzleri üzerime kalın birşeyler giymeme gerek yoktu. Gündüzleri bu yüzden seviyordum. Koca şehrin en işlek araç girmeyen caddesindeki tüm banklar doluydu, bankaların para çekme makinalarının önündeki kuyruklar gibi. Ama herkes yürüyordu, ben oturacak yer arıyordum, karnım biraz aç, cebimde banknot büyüklüğünde üzerine notlar aldığım kağıtlar; ama param yoktu, 5 kuruşum bile yoktu.

Havalar henüz yavaş yavaş ısınıyordu, benim havam paraçlı bulutlu. İşim gücüm, yapılacak şeyim çoktu, ama bomboştu içim, cebim kadar boş. Yastığımdaki yerin kadar boş. Birazcık nefretli düşüncelerim vardı beynimde, mesela "Yağmur yağsın herkes ıslansın" gibi... Ben tanıdığım ben değildim, sen de tanıyamazdın beni. Boş bulduğum bir bankın tam ortasın oturdum, yanıma kimse gelip oturamasın diye. Sen bile gelsen, sen bile ayakta kal diye yani. Kısacası, neye dönüştüğümün bile farkında değildim.

Havalar henüz yavaş yavaş ısınıyordu. Sen ellerin olun, ben o köylü çocuğun hikayesini yazdım. Sen gittin, ben olduğum yerde saydım, aynı yerleri karaladım, kalemimi kıramadım. Ne senin ne de şiirlerimin yadigârı kalemimin yenisini bulamadım. Ne buldun o cenaze suratlı herifte, bir türlü anlayamadım. Yürüyen, yolda dikilip karşılaştıkları arkadaşlarıyla sohbet eden insanları izledim, okuldan kaçan öğrencileri, el el tutuşup yeni gelen baharın ve aşkın keyfini çıkaran sevgilileri izledim. Hiç bir şeye anlam veremedim. Başım iki avucumun arasında kara kara düşünürken, neyi düşündüğüme bile kanaat getiremedim.

Havalar henüz yavaş yavaş ısınıyordu. Cam buğusna aşk yazanlar, güzü bekleyeceklerdi, ben ise camları temizlemiyordum artık. Şehrin üzerindeki pis havanın yağmurla cama bıraktığı lekeler umrumda değildi, balkonu pisleyen kuşlar da umrumda değildi. Ben sadece yaz gelsin diye bekliyordum, senin çıkıp gelmeni ümit etmiyordum, öyle bir beklentim yoktu. Sadece biraz "belki"ler yanıp sönüyordu kafamın içinde. Odamı dğıtıyor, bulaşıkları yıkamıyordum.

Havalar henüz yavaş yaaş ısınıyordu. Ben, hergün aynı caddedeki farklı farklı banklarda oturuyor, insanları izliyormuş gibi yapıyordum kendime. Oysaki, o köylü çocuğun hikayesinde seni ve kendimi anlatıyordum bilinçsizce. O kalemi kırıp atamıyordum, yenisini alacak param yoktu işte.

Havalar iyiden iyiye ısınmıştı, mayısın sonu gelmişti. Sen yoktun, adın bile yoktu, o köylü çocuk da yoktu, o caddede oturan ben de, o cadde de, o banklar da yoktu. Aslında, bu hikye gerçek olsaydı belki güzel olurdu, umutlarımı yazardım belki bu defa. Ama senin sûretin bile aklımda yoktu. Öylece bir "sen" uydurdum kendimce. Her kimsen kusuruma bakma, anla beni işte...

26.05.2009

#

Yorumunuzu Ekleyin

Adı-Soyad
E-Posta
Yorum
İşlemin Sonucu
  • Yorumlar T.C. Yasalarına aykırı olamaz.
  • Hakaret içeren yorumlar, yayınlanmasa bile yasal mercilere iletilebilir
  • KVKK Kapsamında, bilgileriniz, yasal merciler hariç kimseyle paylaşılmaz.
  • Formda doldurduğunuz bilgiler ve IP adresiniz sisteme kaydedilir.
  • Yorumunuz onaylanıp yayınlandığında, sadece yorum, isim ve yorum tarih saati gösterilir.
Yorum Ekle

Yorumlar

Ahi Naci İşsever
30.05.2009 / 19:01:42
Değerli Enes,Bu okunumun sonunda, " bu metnin içeriğini", yalpa kapılarını kapatarak tümüyle üstlendiğiniz", apaçık farkediliyor. Tevil olasılığına karşı yazılmış, bir reddiye estiriminde. Ayrıca: Geçen "izmarite" yüklenmiş mecazın isâbeti, bir ikinci mecaz arantısını da adeta yasaklıyor. Tebrikler.
Faruk Serkan
31.05.2009 / 04:43:47
Kısaca "metni bilinen anlamından başka bir anlamla yorumlama, ona başka anlam verme"dir tevil. Bu "okunumun sonu" eğer gerçekten "Tevil olasılığına karşı yazılmış, bir reddiye estiriminde" ise, yazının asıl mesajına ulaşırken aralanabilecek "yalpa kapıları" tam olarak kapatılamamış. Ayrıca: "geçen 'izmarite' yüklenmiş mecazın isabeti, bir ikinci" tevil arantısını da yasaklayamamış!.. Gene de "Tebrikler." :)
Kadir DEMİR
2.06.2009 / 09:43:21
Boynuz kulağı geçer mi ? Geçmiş herhalde...
Ahmet Tezel
3.06.2009 / 08:31:11
Tebrik ederim. Oldukça başarılı.

YAZARIN SON YAZILARI

İki Kıta

İki Kıta

Enes Çınar'ın Şiiri
Başı Bozuk Bekleyiş

Başı Bozuk Bekleyiş

Bir barbar bir barbara bakışlarıyla bozgunculuk başlatmakta.
Kusura Bakayın Ama, Logo Meselesi

Kusura Bakayın Ama, Logo Meselesi

Bu bir Taraklı Kaymakamlığı Yeni Logosu Eleştiri Yazısıdır. Övgü/Sövgü yazısı değil.
100 yıl + 1

100 yıl + 1

Çok uzun bir yazı... Ama dinlene dinlene okumanızı tavsiye ederim.
Bir Taraklı Sevdalısı Ali Vahit Tüzün

Bir Taraklı Sevdalısı Ali Vahit Tüzün

Ali Vahit Tüzün anısına...
İlim fen çok ilerlerdi

İlim fen çok ilerlerdi

Bir asırlık bir ömürden bir kaç şey. Dedem Koca Hafız Mehmet Akbulut hakkında. 3 Padişah, 4 Halife ve 9 Cumhurbaşkanı Görmüş.

GENEL BİLGİLER

Taraklı

Taraklı

Taraklı Nerede, Taraklı'nın tarihi ve coğrafi özellikleri
Taraklı Otobüs Saatleri

Taraklı Otobüs Saatleri

Ağustos 2023 Güncel Taraklı - Sakarya Otobüs Kalkış Saatleri, Taraklı Otobüs Saatler 2021, Taraklı Otobüs Tarifesi, Taraklı Sakarya ilk otobüs ne zaman? Taraklı - Sakarya Son Otobüs Ne zaman? Sakarya Taraklı İlk Otobüs Ne Zaman, Sakarya Taraklı Otobüs Saatleri, Taraklı Koop Otobüs Saatleri
Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'da Gezilecek Yerler

Taraklı'ya geldiğinizde gezilecek yerler neresidir? Taraklı'nın en popüler gezilecek yerleri yazımızda.
Taraklı Termal Turizmi

Taraklı Termal Turizmi

Taraklı'da termal turizmi, Türkiye'deki belli başlı noktalardan biri haline gelmiştir.