M. Ali ÇINAR Onuncu Köy

Has Parti Has Kalabilir mi?

Siyaset eşittir pratik hayat demektir. Kısacası ülke sorunlarına çözüm üretmek olarak ta algılanabilir. Kurulan her parti yeni bir oluşum yeni bir çözümdür aslında. Umut kaynağıdır insanlık için. Ancak bu güne kadar kurulan hiçbir parti ülkemizin sorunlarına köklü bir çözüm getirememiştir ya da getirmek istese de engellenmiştir. Halkımız cumhuriyetin ve demokrasinin nimetlerinden bir türlü yararlanamamaktadır. Umut ve emek sömürüsü sadece şekil değiştirerek ömrünü idame ettirirken yetişen nesil yeteneklerini sergileyebilecek rahat huzurlu bir ortam bulamamıştır. Bunların getirdiği sonuç ise halkın siyasi partilere karşı güven duygularının her geçen gün azalmasına yol açmıştır. Dünyanın en verimli, en güzel coğrafyasında yaşama hakkına sahip olup ta gelişmenin ve değişmenin en zor uygulandığı bir yer olması insanı hayrete düşürmektedir. Bu gün bulunduğumuz seviye bu milletin kaderi olmasa gerek. Bu güne kadar gelmiş geçmiş tüm iktidarlar bir umut kaynağı olarak halkın oyunu almış ve iktidar olmuşlardır. Ne yazık ki, halka verilen sözlerin birçoğu yerine getirilememiş ve halkta hayal kırıklığına yol açmıştır. Güven duygusu her geçen gün insanımızda azalırken çalışma azmini de kırmıştır. Geleceğimiz için hala bir ışık kaynağı şuan görünmemektedir. Muasır medeniyet seviyesi en çok bizim insanımızın hakkıdır. Dünyada baş döndüren gelişmeleri içi boş tartışmalardan takip bile edemiyoruz.

Bakalım “Has Parti” Has kalabilecek mi?

Kurulurken tüm partiler halkın sorunlarına çözüm üretmek için kurulurlar. Parti tüzüklerini hazırlayanlar muhalefette iken oy almak için her türlü vaatlerde bulunurken iktidar olunca da verilen sözlerden birer birer vaz geçerler. Eğer muhalefette iken verilen sözler tutulsa idi bu gün çözülecek hiçbir sorunumuz kalmazdı. Meydanlarda konuşurken mangalda kül bırakmayanlar iktidar olur olmaz yan çizmeye başlıyorlar. Acaba diyorum. Oradan öylemi görünüyor. Muhalefet yoksulları, iktidar varlıklı olanları mı çok seviyor?

İşte yeni kurulan çiçeği burnunda bir partinin lideri Numan Kurtulmuş “Has Parti” yi kurdu. Sonra gerçekten Has bir Parti mi? Numan Kurtulmuş iyi konuşan, eksiklikleri güzel dile getirebilen ve çözüm üreten bir lider. Bu güvenirliğini acaba iktidarda devam ettirebilecek mi? Etrafını saracak varlıklı insanların içinde tüm Türkiye yi varlıklımı zannedecek acaba. İktidarın yanına yoksulların yaklaşması oldukça zor. Biz bunu her dönemde yaşadık maalesef. Sadece kurtarıcıları kurtardık bu güne kadar. Kurtulmuşlarda bizleri kurtarır mı acaba diye düşünüyorum.

Evet değerli dostlar, İktidarların nimetlerinden yararlanmak isteyenlerde hep aynı kişiler. Nedense fukaranın kapısını hep muhalefettekiler çalıyor. İktidar olduklarında ise bir daha yol uğratmıyorlar. Tüm iktidarların akıbeti aynı oluyor. Buna rağmen bazılarına halk iki defa şans verirken bazılarına şans tanımıyor. Gördüğümüz tüm iktidarlar kendilerini oraya taşıyanlara gereken değeri veremedi. Yani has kalamadılar. Yeni kurulan HAS parti acaba bu eksiklikleri görebilecek mi? O da mı kendisini iktidara taşıyanları yalnız bırakıp, her zaman iktidarların yanlarında işlerini yürütenlerle mi çalışmalar yapacaklar. Umutların tükenmeye başladığı dönemlerde yeni umut olarak ortaya çıkan partilerin en çok dikkat edecekleri şey kendilerini iktidara taşıdıkları kişileri unutmadan verdikleri sözden caymadan çalışmalarını metanetle sürdürürlerse halkın teveccühüne mazhar olurlar. Bunun aksi hali seçimlerde görüldüğü gibidir.

Evet değerli dostlarım, üretebilen bir toplum değil, tüketmede sınır tanımayan bir topluluğa doğru götürülüyoruz. Analarını babalarını bankamatik gibi gören işsiz bir gençliğin hızla çoğaldığı görünmektedir. Okul denen kurumlarda yetenekleri köreltilerek işe yaramaz hale getirilen genç nesil KPSS sınavlarıyla devlet kapısında sıra olmuşlar. Neden iş kurmasını öğretemedik gençlerimize. 300 bin öğretmen adayı öğretmen olmak isterken siz kaç adayı öğretmen olarak alabileceksiniz? Hala Eğitim Fakülteleri öğretmen mezunu veriyor. Emeklilik yaşı 65 olmuş. Bilemiyorum ama işin sonu hiç iyi görünmüyor. TV kanallarında ise Eğitim ile ilgili hiçbir program yapılmıyor. Bu gidişin sonu nereye varır gerçekten belli değil.