Enes ÇINAR Aklımdan Fikrimden

Sahanda Yumurta

Son günlerin çiğ gündemi haline gelen “yumurtalı protesto” kaç gün daha gündemi meşgul eder bilemem. Atılan yumurtaların tek sarılı çift sarılı olması konusu bile gündemde ufak da olsa yerini almışken birkaç küçük noktaya da değinmek lazım.

Siyasi simgelerin bile yasak olduğu, hatta bu nedenle bile her ne kadar da olsa dersten atılmamaları serbestlik zannedilse de siyasi simge olduğu iddia edilerek kullanılmasına izin verilmeyen başörtüsü yasağı olduğu mecralar olan, bugün eğitim ve meslek edindirme açısından sadece diploma denilen kâğıttan öteye hizmet veremeyen üniversitelerde siyasi kişiliklerin ne işi var? Hani siyaset yasaktı? Yoksa seçme hakkına sahip binlerce öğrencinin yedi ay sonra pusulada nereyi işaretleyecekleri meselesi bazen bunu deliyor mu?

Yumurta atanlar öğrenci değilse ne olmuş? Yumurta atılanlar öğretim üyesi mi sanki. Eskiden üniversitede öğretim üyesi olmak bir ayrıcalık getirecekse herkes bir şekilde öğrencilik yapıyor hayatında. Doçent, profesör gibi kadroları da unvanmış gibi kartvizitlerinde isimlerinin altına yazacakları yerde isimlerinin başına yazıp caka satmak ne iştir anlayamadım ama konumuzla pek ilgisi yok. Hatırlatmak istedim sadece.

Velhasıl, biraz düşünecek olursak, dikkatlice düşünmek gerekir. Özgürlükler verilirken, verilen haklardan rahatsız olmamak gerekiyor. Yumurta atılıyorsa demek ki gitmemek gerekiyor. Ders çıkarmak gerekiyor. “Biz bu gençlere ne verdik, ne istiyoruz?” diye düşünmek de gerekiyor.

Çağın gerisinde kalmış sistemlerle üniversiteler üniversite oluyorsa, kimse kusura bakmasın; her şey olur.

Malzeme: Bir ocak, bir tava, biraz yağ, yumurta.
Yapılışı: Ocağı yakınız, üzerine tavayı bırakınız. Tavaya biraz yağ koyup yumurtayı kırınız. Yumurta pişince ocağı kapatınız. Afiyet olsun.