İzzettin KÖMÜRCÜ Dıngıldak Masa

Sakaryaspor'da Birlik Zamanı

Yeni sezon kapıda... Ve Sakaryaspor’da yıllardır özlemini duyduğumuz o büyük heyecan yeniden filizleniyor. Her sezon başında umutlanırız elbette, ama bu yıl umutlarımız daha somut, daha güçlü. Çünkü bu kez işler farklı ilerliyor. Çünkü bu kez kadro mühendisliği akılcı hamlelerle şekilleniyor.

Caner Erkin ve Sadık Çiftpınar gibi tecrübeli isimlerin transfer edilmesi, sadece sahadaki kaliteyi değil, tribünlerdeki duyguyu da yukarı taşıdı. Bu futbolcular sadece birer transfer değil, aynı zamanda camiaya verilen bir mesaj: "Biz bu yıl yarışın içinde varız!"

Başkan Muhammet Kıratlı ve yönetimi, gösterişli söylemler yerine sağlam adımlarla ilerlemeyi tercih ediyor. Geçmişte yaşadığımız hayal kırıklıklarını göz önüne alırsak bu temkinli duruş, güven veriyor. Ancak tek başına yönetim ya da futbolcu performansı yetmez. Henüz tam anlamıyla kenetlenmiş değiliz. Tribünde, sokakta, sosyal medyada… eksik olan bir şey var: gerçek birlik.

Geçtiğimiz sezonu unutmuyoruz. Unutamayız da... Maddi imkânsızlıklar, yönetimsel zafiyetler ve saha içindeki istikrarsızlık birleşince tribünler boş kaldı, umutlar soldu. Taraftarla takım arasındaki o güçlü bağ zedelendi. Küskünlükler oldu, sessizlik hâkim oldu. Ama artık o defteri kapatma zamanı geldi. Şimdi yeni bir hikâye yazmak zorundayız. Ve bu hikâyenin adı: şampiyonluk.

Takım şu an Bolu’da, yoğun bir tempoyla sezona hazırlanıyor. İrfan Buz yönetiminde yapılan çalışmalar disiplinli, planlı ve odaklı. Hazırlık maçlarında eksikler görülecek, artılar pekiştirilecek. Bu sürecin sonunda Sakaryaspor, sezona hazır bir şekilde çıkacak. Ama unutmayalım; güçlü savunma, iyi taktikler kadar, kenetlenmiş bir camia da başarıyı getirir.

Bu sezonun fark yaratabilmesi için birkaç kritik noktaya ihtiyaç var:
Birincisi istikrar. Lige iyi başlamak kadar, o tempoyu sürdürmek de hayati. İnişli çıkışlı bir performans bizi hedefimizden uzaklaştırır.
İkincisi inanç. Bu kadro, doğru yönetimle, doğru motivasyonla hedefe yürüyebilir. Ama bunun için inanmamız, desteklememiz gerek.
Ve üçüncüsü, belki de en önemlisi, şehir desteği. Sakarya’daki iş dünyası, sanayi kuruluşları, esnaf ve taraftar grupları… herkesin bu yolda elini taşın altına koyması gerekiyor.

Bu sadece bir futbol sezonu değil, bu bir şehir mücadelesi. Sakaryaspor’un başarısı, bu kentin ruhudur. O forma sadece yeşil siyah değildir; o forma, bu şehrin hafızasıdır. Zaferler de, acılar da o formanın içinde taşınır.

Artık kenetlenme zamanı. Bireysel beklentiler değil, ortak hedefler konuşulmalı. Sakaryaspor hepimizin… Taraftar olarak bu sezon yalnızca izleyen değil, destekleyen, iten, sahip çıkan taraf olmalıyız.

Sezon boyunca yalnız bırakmayalım bu takımı. Her maçta, her puanda, her mücadelede orada olalım. Tribünde, yolda, sosyal medyada, kalbimizde...

Yolumuz şampiyonluk yolu olsun. Ama önce bir olalım.