Programlanma
Editör Notu:
Bu yazı, Kurucumuz Merhum Mehet Ali Çınar'ın vefatının dördüncü yılında, kendisnin 1992 yılında kaleme aldığı notlarındandır. Unutulmamalıdır ki, bu metin vefatından yaklaşık 30 yıl önce el yazısı ile not alınmış, düzenlenmemiş ilk nüsha halleridir. Bundan dolayı yazım yanlışları ve cümle düşüklükleri olağandır. Ayrıca o dönemdeki görüşlerinin nihailiği hakkında fikir vermemelidir.
Allah'dan rahmet dileriz. Mekânı cennet olsun.
El-Fatiha
Programlanma
Bir toplum geleceğini, nesilleri inandığı ölçülere donatamazsa, bu sorumluluğunu zaman gelince çok pahalı ödeyecektir. İşte Osmanlıların yıkılışı. Avrupa devamlı metot arıyor ve denemeler yapıyordu. II. Mahmut Dönemi 16. yüzyıl ile başlayan, 1839 Tanzimatla hız bulan programlanma metoduna çoğu Osmanlı gözü yumuyordu. Bir gün gelip kendi nesillerinin düşmanı haline getirilecek ve öz yurdundan kovulacak, dövülecek, hakaret görecekti. Kurtuluş savaşı adı altında programlanmış neslin başına getirilmesi de bu planın içindeydi. Programlamış oldukları kişiler Avrupa adına, Avrupanın yapamayacağı kötülükleri kendi atalarına yapmaya hazırlanmıştı. Ve cumhuriyetle birlikte devrimler adı altında programlanmış nesil başına getirilmişti. Avrupa ise rahat bir nefes almıştı. Ve artık programlandığı şekilde çalışıyordu. Önce Osmanlı hanedanını yurt dışına sürmekle başladı. Osmanlı ne idi: Dine dayalı bir devlet. Al-î Osman’ı yurt dışına göndermekle öfke bitmemişti, daha vardı. kimdi bunlar? Toplum içinde olup da kendi işiyle meşgul olanlar programlanmış nesil onları teker teker bulacak ve dar ağaçlarında sallandıracaktı. Ve bunlar yurdun her köşesinde uygulandı. Avrupa ektiğini biçiyor, biz ise suskunluğumuzun cezasını çekiyorduk.
Evet toplumun değer yargılarını oluşturan ilahi ölçünün dışına insanlar bir bir çıkarılırken biz neredeydik.
Cesaretin sigortasını korkaklığa,
düşmanlığın sigortasını sevgiye,
iyiliğin sigortasını kötülüğe bağlarsan...
Hülasa insanın özünde fıtratında bulunan sevgi, sabır, korkaklık, cesaret, alçak gönüllülük, kin vb. duyguları ne zaman hangisini hangi dönemde kullanacağını bilemezsen, bunların değiştirilmesine göz yumarsan – öz evladından gördüğünü kimseden görmezsin.
Beni sokmayan yılan bin yıl yaşasın – yahudi sözünü özüne sokarsan senin neslin yılan olarak bir gün karşına çıkar ve seni de zehirler.
Kısacası ilahi ölçüyü rehber edinmek ve nesilden nesile ne pahasına olursa olsun vermen ve uygulamayla ayakta durulabilir. Yoksa başkalarına uşak olmaktan öteye gitmen mümkün olmaz.
