Yoğun Bakımda Yarım Kalan Vedalar
Ben annemi de, babamı da yoğun bakımda kaybettim. İnsanın ömrüne kazınan, ciğerini dağlayan bir acıdır bu. Ölüme değil, ölümsüzlüğe inanırız biz; ölüm, Rabbimize kavuşmanın kapısıdır. Ama ne yazık ki anne ve babam o kapıyı en yalnız, en soğuk biçimde çaldılar: makinelerin, serumların, maskelerin arasında.
Ben onların son bakışlarını göremedim. Son helalliklerini duyamadım. Bir evlat için bundan büyük bir eksiklik yoktur. Çünkü bizim kültürümüzde ölüm, böylesine yabancı, böylesine yalnızlaştırılmış değildi.
Eskiden büyüklerimiz yatağında ölmek isterdi. Başucunda Yasin okunur, dudaklarına zemzem dokundurulur, eş dost helallik için kapıya dayanırdı. Ölüm, insanca ve Müslümanca yaşanırdı. Ama ben annemi de babamı da camların ardında, “ziyaret yasak” tabelalarının gölgesinde kaybettim. Onlara son defa “Anneciğim, babacığım hakkınızı helâl edin” diyemedim. İçimde hep yarım kaldı.
Bugün biliyorum ki; yoğun bakım sistemine teslim edilen her hayat, aslında vedasız bir ayrılığa dönüşüyor. Elbette doktorları, hemşireleri suçlamıyorum. Onlar sistemin içinde görevini yapıyor. Suç, bu düzeni bize dayatan zihniyette. Çünkü ölüm bile bizden alınmış durumda. Evimizin sıcaklığından, duaların bereketinden, helalliklerin gücünden koparılmış bir ölüm bu.
Ben kendi adıma, yaşadığım bu acıyla şunu vasiyet ediyorum:
Eğer bir gün hastane kapısına düşersem, yoğun bakımda günlerce çürütmeyin. Azami üç gün mücadele etsin bedenim. Üçüncü günün sonunda bir işaret yoksa beni evime götürün. Dirileceksem evimin sıcaklığında dirileyim, öleceksem sevdiklerimin duasıyla, çocuklarımın bakışıyla öleyim.
Bu, mal mülk vasiyeti değil. Bu, hayatın en ağır dersinden süzülen bir mirastır. Çocuklarıma, yakınlarıma ve tüm dostlara bıraktığım mesaj şudur:
— Birbirinizi yalnız bırakmayın.
— Sevdiklerinizi vedasız uğurlamayın.
— Ölümü insanca, Müslümanca yaşatın.
Allah bize hayırlı ölümler nasip etsin. Helâlleşerek, vedalaşarak, evimizin bereketinde Rabbimize kavuşmayı…
#yogun-bakim #olum #veda #yalnizlik #helallesme #dua #vasiyet