İbrahim KAYA
Sairzaman
İdeolojinin Esiri Olmak
Sendikacılık yapıcı olmalı. Yıkıcı sendikacılık anlayışı çözüm değil, çözümsüzlük ve kaos getirir. Kırmadan, hakaret etmeden, karşı tarafın reddedemeyeceği, reddederse ileride utanacağı önerilerle ortaya çıkmak, hakkın alınmasını kolaylaştırır. Verilmezse karşı tarafa utanacağı tarihi bir miras bırakmış olmak kadar kötü sonuç ne olabilir?
İşte bu nedenle ''soldan çarklı'' ve onların kuyruğuna takılmış bazı sağ sendikalar asla sonuç alamıyorlar / alamazlarda. Onların tek derdi şayet ideolojik yakınlık duymadığı bir iktidar görevde ise hak talep etmek değil, iktidarı yıkmak, kargaşa çıkarmak için faaliyetlerde bulunmaktır. Yok, ideolojik yakınlık duydukları bir yönetim işbaşında ise her şey ''süt liman''dır onlara göre...
Bunun örneklerini, idaresi kendi zihniyetinde olan belediyelerinde sık sık görüyoruz...
İktidar kaynaklı her olumsuzluğu abartarak gündemden düşürmeyen bu zihniyet sahipleri, kendi ideolojik yandaşlarından kaynaklı olayları görmediği gibi görenlerinde yaptığı hiçbir eleştiriye tahammülleri yok. ''Biz yaparsak eleştirmeyeceksin''mantığı…
''İktidar eleştirilere tahammül gösterebiliyor mu ki bizler gösterelim?'' diyorlar.. Hâlbuki iktidara icraatlarından dolayı bugüne kadar söylenmedik ne laf kaldı ne hakaret… Örneğin, Başbakanımızın adını ''google''a yazdığınızda karşınıza çıkan –photoshop- resimlerden öyleleri var ki mide bulandırıcı…
Anlamadığın noktalardan biri şu, bu iktidar olumlu bir icraatta yapsa adamlar lafı eğip bükerek bir şekilde muhalefet etme noktasına getirmeyi başarıyorlar ya helal doğrusu. Örneğin, cumhuriyet tarihinin en önemli projelerinden biri olan Kadıköy / Kartal metrosu açıldığı gün televizyon sunucuları vatandaşların memnun olup olmadığını öğrenmek için röportaj yapıyor. Genelde memnunlar.
Bir vatandaşın söylediği; ''metro çok güzel yarım saatte Kartal’a ulaştım Ancak son duraktan sonra Kartal sahile inmek için ikinci bir araca binmek zorunda kalıyoruz. İkinci vasıta sorunu niye düşünülmemiş''deyince içimden ‘pes doğrusu’ dedim. Adam neredeyse, ''niye metro hattı evimin önünden geçmiyor? ''demeye getiriyor lafı. Yapıcı değil yıkıcı sendikacılık anlayışı da aslında biraz bu adamın düşünce yapısına yakın bir anlayış...
Yani anlayacağınız işin en kolayı eleştirmek, muhalefet etmektir. İşin en zor olanı ise her platformda halka hizmet edebilmek… Bir gerçek var ki ideolojik kaynaklı düşünceler iyi olanı kötü, kötüyü iyi gösterebiliyor.
